Hikayeler vardır birebir yasamın içinden. Duyarsınız, tanık olursunuz, içiniz acır, isyan etmek: “Hayır, böyle olmamalı!” diye haykırmak istersiniz ama bogazınızda dügümlenir sözcükler. Bir gün dolup tasınca içinizdeki isyanlar, kagıda, kaleme sarılırsınız.
Bazen bir cümle yeterlidir bir öyküyü anlatmaya, sırtlanarak tüm öyküyü: “Burusmus çarsaarda günden güne burusuyordu bedenimin ütüsü.”
Tentene gibi islenmis sözcüklerle bezenmis bu kitapta yer alan öykülerde yazar, toplumsal s ...